ÇOĞU KEZ DEPRESYON İLE KARIŞTIRILAN 8 DAVRANIŞ
ÇOĞU KEZ DEPRESYON İLE KARIŞTIRILAN 8 DAVRANIŞ

Siz hiç görünüşü ve davranışları depresyonda olduğunu düşündüğünüz ama açıkça sorulduğunda bunu inkar eden bir insan tanıdınız mı? Sizin değerlendirmenizi reddetmelerini inandırıcı buluyor musunuz? Gerçek duygularını ustaca”saklanıyor” olabilirler mi yoksa sadece doğru mu söylüyorlar? Eğitim görmüş bir terapist olarak ben bile kendi payıma depresyonda gibi göründükleri halde, tekrar tekrar depresyonda olmadıklarını iddia eden, daha ziyade yetişkin ve ergen erkek olmak üzere epey bir danışan gördüm. Sonunda ben yeniden düşünmeye karar verdim ve umutsuzca bir terim, tanı, ya da fenomen aradım bu depresyon gibi görünen şeyi anlamama yardımcı olsun diye. Nereden bilebilirdim ki çok basit bir şeymiş.

Anlamadığımız ya da belli bir kritere uymayan bir davranışın nedenlerini tutkuyla arayan bir ülkede yaşıyoruz. Örneğin, akıl sağlığı profesyonelleri, bir ergen depresyona benzer özellikler ve davranışlar gösterdiği zaman çoğu kez ailelere depresyon konusunda bilgi edindirmek çabası gösterir. Eğitimli bir akıl sağlığı profesyoneli hiçbir zaman depresyona benzeyen diğer nedenleri göz ardı etmez. Hepimiz bazı davranışları olduğundan daha ciddi bir şey sanma yanılgısına düşmeye yatkınızdır.

Bu makale yanlışlıkla depresyon belirtileri sanılan “normal” davranış, duygudurumu ve özelliklerini konu alıyor.

Çok sorunlu ve çok rahatsız gencecik hastaların kaldığı yatılı bir çocuk ve ergen bakımevinde kendi alanımda çalışmaya başladıktan kısa bir süre sonra, kendimi çok yorgun hissetmeye başladım. Her geçen gün daha da yorgun hissediyordum. Yaptığım işi çok seviyordum ve büyük bir yanılgıyla “lekelenmiş” sanılan bu sorunlu ama harika genç insanlara bu kadar yakın çalışmaktan gurur duyuyordum. Korkunç bir bitkinlik ya da baş ağrısı çekmediğim tek bir gün bile geçmiyordu. Psikolojik yıpranma belirtilerinden dolayı gençlik ve onların geleceği konusunda karamsar bir bakış açısı geliştirdiğimi fark ettim. Bu karamsar bakış açısı büyük olasılıkla, diğer insanların benim depresyona girip girmediğimi sorgulamasına neden oldu.

Depresyon duygudurumu ile normal bir sorunlu duygudurum arasındaki farkı belirlemeye çalışmak çetin bir iştir, özellikle aile ve arkadaşlar için. Neyin klinik depresyon neyin normal bir davranış özelliği olduğunu çözebilmeniz için depresyon belirtilerini öğrenmeniz önemlidir. Maalesef depresyon diğer birtakım bozukluklara ya da zor karakter özelliklerine çok benzerlikler gösterdiği için, neyin depresyon belirtisi olduğunu ve neyin depresyon belirtisi olmadığını anlamak önemlidir. Aşağıdaki “belirtilerin” depresyondan daha ziyade karakter özelliği ya da zorluğu olma ihtimali çoktur:

1. Yalnızlık

İster inanın ister inanmayın, bazı insanlar yalnız olmayı tercih ederler. Neden? Birkaç nedenden biri yalnızlık yoluyla “canlanıyordur” (içedönükler), bu kişiler düşünmeyi sosyal faaliyetlere tercih ederler, ya da sosyal durumlardan geçmişte yaşadıkları bir dışlanmadan, ayrımcılık/ırkçılıktan ya da bir güçlü sataşmadan dolayı kaçınıyorlardır. Bazı insanlar yalnızlığın kötü bir şey olmadığını düşünürler, özellikle yalnızlık onları sosyal arenada düş kırıklığı yaşamak ya da rahatsız olmaktan koruyacaksa. Şu özdeyişi hiç duymadınız mı; “En sessiz insanların en sesli zihinleri vardır.”

2. Olgunluk ya da ciddi davranış

Bazı bireyler hızlı büyürler, diğerleri “gerçek yetişkin” olmak için biraz oyalanırlar. “Olgun davranan” insanlar çoğu kez akranları tarafından “depresyonda,” “yaşlı” ya da “karamsar” olarak algılanırlar. Olgun davranışlar ya da ciddi düşünme tarzları diğerlerinin ona depresyonda ya da üzgün gözüyle bakmalarına neden olur. Birçok akıl sağlığı profesyoneli zaman zaman diğer insanlardan daha ciddi bir izlenim bırakırlar. Bu da dışarıdan depresyon ya da karamsarlık olarak görünebilir. Örneğin, ben lisansüstü çalışmalarımda psikolojik danışmanlık programını tamamlarken sınıf arkadaşlarım çoğu kez bana “neden şakalara katılmıyorsun, sen hiç sınıfta dalga geçmez misin?” ya da “terapistlerin de eğlendiğini biliyorsun, değil mi?” gibi laflar ederlerdi.

3. Kolay kolay keyiflenmeme ya da “duygulanmama”

Bazı İnsanlar hayatlarında olan biten her şey karşısında sakindirler. Hiçbir şey onları duygulandırmaz. “rahat-sakin” insanlar bazen hiç etkilenmezler ve bazı şeylere diğer insanlar gibi tepki vermezler. Örneğin, bir evlenme duyurusu ya da bir bebek müjdesi “rahat – sakin” bir insanı daha tepkili bir insan kadar duygulandırmaz. Bana gelince, benim eğilimim “rahat – sakin” tarafında ve beni gerçekten tepki vermeye iten olaylar karşısında sadece doğal tepki veririm. Kolay etkilenmeyen insanlar depresyonda olabilir de, olmayabilir de. Bir bireyin doğal duygudurumunu göz önüne alıp, ondan sonra depresyonda olduğunu varsaymak önemlidir.

4. Duygusal ya da tepkisel davranışlar

Yukarıda belirtildiği gibi, bazı kişiler suskun, rahat-sakindirler ve diğerleri değildir. Tepkisel kişiler genellikle insanlara pozitif ve iyimser olarak görünürler. Düşünceli ve sadece gerektiği zaman tepki veren insanlar çoğu kez depresif ve karamsar olarak algılanırlar. Benim bazı rahat-sakin ergen danışanlarımın ailelerinin “Aman Allah’ım, hemen cevap ver bu konuda hiç mi düşüncelerin ya da duyguların yok?” diye bağırdıklarını duymuşluğum vardır.

5. Öfkesi burnunda olmak

Yetişkin ve ergen erkeklerde depresyonun alamet-i-farikası öfkesi burnunda olmaktır. Kadınlar için, depresyonun önde gelen belirtileri çabuk ağlamak, bunalımlı duygudurumu ya da değişken duygudurumlarıdır. Ama bazı hızlı öfkelenmeler yaradılışla ilgilidir ve duygudurum ile hiç alakalı değildir. Huy ile ilgili bir şey kişilikle ilgilidir ve depresyon değildir.

6. Madde bağımlılığı ve alkol kullanımı

Uyuşturucu ve alkol ile kendi kendini tedavi çabası çoğu kez depresif duygudurumu “belirtisidir”. Ama bazı kişiler vardır ki, uyuşturucu ve alkolü sosyal amaçlı kullanırlar (örneğin partiler ve arkadaş toplantılarında iletişim kurmak) ya da bağımlıdırlar. Madde alışkanlığı/bağımlılığı her zaman depresyon değildir.

7. Hiçbir şeyden zevk almamak ya da motivasyon eksikliği

İnanılması zor da olsa bazı bireyler motivasyonsuz doğarlar. “Hiçbir şeyi dert etmez” ya da “hiçbir şeye aldırmaz” gibi görünen bu insanlar ille de depresif olmayabilirler. Tekrar ediyorum, yaradılış ya da huy çoğu kez kişiliğin başlıca etkenidir. Şunu anlamanın büyük önemi var; Pozitif huylu kişiler büyük ihtimalle depresyonda oldukları zaman motivasyonlarını kaybederler. Zaten ezelden beri motivasyonu olmayan kişilerin depresyonda olmaları gerekmez.

8. Ölüm/ölmek, hayatın zorlukları, felaketler, ya da keder gibi “karanlık” konulara ilgi duymak

İç karartıcı ya da “karanlık” müzik dinlemeyi seven (ya da karanlık/bunaltıcı kitaplar/makaleler, vs okumaktan hoşlanan) kişilerin ille de depresyonda olmaları gerekmez. Bildiğiniz gibi bazı insanlar hayatın zorlukları, ölüm ya da depresif tavırlardan söz eden konuları severler. Bu her zaman depresif bir duyguduruma işaret etmez. Kimilerimiz özellikle hayatın bazı yanlarıyla uğraşırken karşılaştığımız zorluklardan “söz etme” ihtiyacı duyarız.

Sizin aklınıza yanlışlıkla depresyon sanılabilecek başka davranışlar geliyor mu? Geliyorsa deneyimlerinizi paylaşın ya da aşağıya bir listesini yapın.

Her zamanki gibi, iyilikler diliyorum.

 

Kaynak: http://blogs.psychcentral.com/caregivers/2016/06/8-behaviors-mistaken-for-depression/


DİĞER MAKALELER